İLİM VE ALİMLER

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu:
İlim talep edip öğrenmek her Müslüman’a farzdır. Öyleyse ilmi kendi yerinden ve ehlinden talep edip öğrenin. İlmi Allah için öğrenmek hasene ve güzelliktir. İlmi talep etmek ibadettir. İlmi müzakere etmek tesbihtir. Ona emel etmek cihaddır. Bilmeyene ilim öğretmek sadakadır. İlmi ehli olana infak edip bağışlamak Allah’a yakınlıktır. İlim helal ve haramların bilinişidir, cennet yolunun meşalesidir. Vahşet anlarında munistir (samimi dost). Yalnızlık ve gurbette yakın arkadaştır. Halvette ve uzlette (inzivada kalış) sohbet yoldaşıdır. İyi ve kötü günde, darlıkta ve bollukta delil ve yol göstericidir. Düşmanlara karşı bir silahtır. Dostlar için süs ve güzelliktir. Allahu Teala nice kavimleri ilim sebebiyle yüceltmiştir. Onları eserleri alınıp ta izlenilen, fiil ve amelleriyle hidayet olunan, sonuçta onların fikir ve görüşlerinin hak olduğuna ulaşılan kişiler ve hayırda da önder olarak karar kılmıştır. Melekler onlarla dost olmaya rağbet ederler, kanatlarıyla onları mesh ederler, kendi namazlarında onlara dua edip bereket dilerler. Her kuru ve yaş hatta denizdeki yılanlar, balıklar, zehirli hayvanlar, karada yaşayan yırtıcı olan ve olmayan hayvanlar dahi onlar için bağışlanma dilerler. Gerçekten de ilim kalplerin cehalet karşısında hayat buluşudur. Karanlıklarda basiretlerin ve gözlerin ışığıdır. Zayıflıkta bedenin kuvvetidir. Kul, hayırlıların ve seçilmişlerin menzillerine, iyi ve has kişilerin meclislerine Dünya’da ve ahirette yüce derecelere ilimle ulaşır. İlim sohbeti ve zikri oruçla, onu öğretip öğrenmek namazla eş değerdir. İlimle Allah’a itaat edilip ibadet edilir. Yakın olanlara onunla ulaşılır. İlimle helal, haram tanınır. İlim amelin imamıdır. Amelse ilme tabidir. İlim saadet ve kurtuluş ehline ilham edilir. Taş kalpli, kötü ve şerli olanlaraysa haram edilmiştir. Allah’ın ilim hazzını ve lezzetini haram kılmadığı kimselere ne mutlu.
Kaynak: Emali Tusi c. 2 s. 102, Nevadir-ul Ehbar s. 18

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu:
İlimle Allah’a itaat edilip ibadet edilir. İlimle Allah ve O’nun Tevhid’i tanınır. İlim aklın imamıdır. Akılsa ilme tabidir.
Kaynak: Emali Saduk s. 492, Ravzat-ul Vaizin s. 9, Nevadir-ul Ehbar s. 18

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu:
Allahu Teala kıyamet günü âlimleri toplar ve onlar için şöyle buyurur: Sizin için Dünya ve ahiret hayrını istediğimden nurumu ve hikmetimi sinelerinize bıraktım. Gidin gerçekten de her ne yapmışsanız da sizi bağışladım.
Kaynak: İlel-uş Şerai s. 468, Nevadir-ul Ehbar s. 18

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu:
En âlim kimse nassın (insanların) ilmini kendi ilmine ilave eden kimsedir. En değerli kişi ilmi en çok olandır. En değersiz kişiyse ilmi en az olan kimsedir.
Kaynak: Revzet-il Vaizin c. 1 s. 6

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu:
Mumin ölünce üzerinde ilim olan tek bir yaprak dahi ondan geriye kalırsa bu yaprak onunla ateş arasında durur. Allahu Teala bu yaprakta yazılı her bir harf için ona Dünya’dan yedi kat daha büyük bir şehir bağışlar.
Kaynak: Emali Saduk s. 40, Nevadir-ul Ehbar s. 19

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu: Her kim ilim öğrenmenin zilletine bir saat sabretmez ise ebedi olarak cehaletin zilletinde kalır.
Kaynak: Ricalu Neccaşi s. 447, Nevadir-ul Ehbar s. 19

Hz. Resulullah Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem şöyle buyurdu: İlmi talep eden kimse ölmez. İlim için ne kadar çaba sarf edilip yorgunluğa düşülmüşse o ölçüde saadet kurtuluştan nasip alınır.
Kaynak: Evali ille Ali c. 1 s. 292, Nevadir-ul Ehbar s. 19

İmam Ali Aleyhisselam şöyle buyurdu: Ey mumin! Bu ilim ve edep senin değerindir. Onu öğrenmek için çaba sarf edip cihad et. İlim ve edebinin artması senin kadrinin ve değerinin artmasıdır. İlimle Rabb’ine hidayet olursun ve edeple Rabb’ine hizmeti güzelleştirirsin. Kul edepli hizmetle Rabb’inin vilayetine girmeye ve O’na yakınlaşmaya layık olur. Nasihati kabul et ki azaptan kurtuluşa eresin.
Kaynak: Revzet-il Vaizin c. 1 s. 11, Mişkat-ul Envar s. 135, Nevadir-ul Ehbar s. 20

İmam Ali Aleyhisselam şöyle buyurdu: İlim çok değerli bir mirastır. Edep çok güzel bir süstür. Fikir ve düşünmek de saf bir aynadır.
Kaynak: Emali Tusi c. 1 s. 114, Nevadir-ul Ehbar s. 20

İmam Muhammed Bagır Aleyhisselam şöyle buyurdu: İlim hazinelerdir, anahtarlar ise sorulardır. Soru sorun Allah sizlere rahmetsin. İlim de dört kişi mükâfatlandırılır. Soran, cevap verip konuşan, işiten ve bunları seven.
Kaynak: Hisalu Saduk c. 1 s. 114, Nevadir-ul Ehbar s. 20

İmam Rıza Aleyhisselam şöyle buyurdu: Bizim emrimizi ihya eden kula Allah rahmetsin. Kul emrinizi nasıl ihya eder diye arz ettiler? İmam Aleyhisselam şöyle buyurdu: Bizim ilmimizi öğrenir ve insanlara öğretir. Eğer insanlar bizim kelamımızın (buyruklarımızın) güzelliklerini bilseler bize tabi olurlar.
Kaynak: Uyunu Ehbar –ur Rıza c. 1 s. 307, Hisal c. 1 s. 22, Nevadir-ul Ehbar s. 20

İmam Caferi Sadık Aleyhisselam “Lillahil huccetil baliğe” (Allah'ın ulaştırıcı kâmil bir hucceti vardır) ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: Allahu Teala kıyamet günü kul için şöyle buyurur. Ey benim kulum! Dünya’dayken âlim miydin? Eğer kul evet derse Allahu Teala ona, bildiğin şeye niye amel etmedin diye buyurur? Eğer kul cahildim derse Allahu Teala ona, amel etmek için neden öğrenmedin diye buyurur? Böylece Allahu Teala o kula galip gelir. İşte budur kamil ve baliğ olan huccet.
Kaynak: Emali Müfid s. 227, Nevadir-ul Ehbar s. 20